<>
   
 
  Gereksiz Bilgiler

Google İsmi Nereden Geliyor
Efenim internetde olmazsa olmazımız Google ın ismi nereden geliyor biliyor musunuz? Bende geçen güne kadar bilmiyodum Google Hikayesi adlı kitabı okurken öğrendim. Google İsmi Googol dan geliyormuş aslında. Googol da 1 rakamı ile başlayıp 100 sıfırla biten bir sayıymış ve kelime Milton Sirotta tarafından üretilmiş. Larry Page(Googleın ortağı) ise Google ismini şöyle açıklıyor; “Google çok uzun bir sayı demek. 1 rakamıyla başlayıp 100 tane sıfırla bitiyor. Tam isim aradığımız sıralarda bunu bulduk. Nasıl yazılacağı konusunda kafamız karışmıştı, açıkçası biz de yanlış yazmaya karar verdik. Bu matematiksel bir terim. Be G-O-O-G-O-L diye yazılıyor. Google’ın doğrusu bu. Şansımıza çoğu insan bunu bilmiyor” İşte Google ismi buradan geliyormuş
 

Tuvaletlere neden Yüznumara deniyor.
100 numara..kelime anlamı zaten gayet açık,lakin birde tuvalet anlamına gelen bir yan anlamı var.Nerden girdi bu anlam acaba dilimize ? Hep merak etmişimdir.Bazı fikirlerim ve duyumlarım var..bana göre mantıklı ;

Fransa'da otellerde eskiden her odanın bir numarası bulunur sadece tuvaletin numarası bulunmazdı.Yani "sans numero" yani "numarasız" anlamına gelirdi.Fransızca 100 sayısı " cent" dır."sans" ve "cent" (san gibi çıkıyor)kelimelerinin okunuşları neredeyse aynı.Yani bazı vatandaşlarımızın bu numarasız anlamına gelen cümleyi 100 numara olarak anlamasıyla,bizlerede 100 numara'yı tuvalet olarak anlatmışlardır..


"Senin Yaptığını Çorumlular Yapmaz" sözü nereden geliyor.
Olay OSMANLI zamanında Yozgatta gelısen bir olaydır... Hayvan sayımı yapılacagı zaman Çorumlular kendı hayvanlarını komşunun ahırına götürürlermiş. Komşunun ahırı kontrol edılecegı zaman o da baska bir komşuya götürürmüş. Bu yüzden Çorumda hiç hayvan bulamazlarmış... Gelelim Yozgat ayağına. Orda da hayvan sayımı sırasında adam eşşeğini yatağa yatırmış. Sayman gelip baktığında kim bu demış o da babam hasta yatıyor demiş. Sayman bir geçmiş olsun deyim diye yanına gittiği zaman eşşek anırmaya başlamış ve o zalim laf saymanın ağzından çıkmış. Senin yaptığını Çorumlular yapmaz...

Osmanlı tokadı nereden geliyor.
Osmanlı tokatı nerden geliyor biliyor musunuz?

Osmanlı zamanında ordu çeşitli birliklerden oluşurmuş. O birliklerden biride Tokatçı grubu imiş. Tokatçı denilen askerler devşirmelerden oluşur ve gayet iri yapılı, iri elli kişilermiş. Bunların özel çalışma salonları varmış. Salonlarda mermerden yapılı olan büyükçe kolonlar varmış. Tokatçılar bu mermer kolonları tokatlayarak ellerini daha da geliştirirlermiş.

Savaş sırasında ordunun en arkasında bulunur savaşın sonlarına doğru hızla savaş alanına girer ve bitkin durumda olan düşman askerlerini tek tokat darbesiyle yerle bir ederlermiş. Tokat attıkları kişinin yüzünü içeri çökertir ve beyin kanaması geçirmesine sebep olarak öldürürlermiş.iste böyle Nam-ı değer OSMANLI TOKATI buradan geliyor

"Halil İbrahim Bereketi" Demek Nereden Geliyor?
Büyüğü Halil.... Küçüğü ise İbrâhim... Halil, evli çocuklu. İbrahim ise bekârmış... Ortak bir tarlaları varmış iki kardeşin... Ne mahsul çıkarsa, iki pay ederlermiş.. Bununla geçinip giderlermiş...

Bir yıl, yine harman yapmışlar buğdayı. İkiye ayırmışlar.... İş kalmış taşımaya....Halil, bir teklif yapmış:

- İbrahim kardeşim ; Ben gidip çuvalları getireyim. Sen buğdayı bekle.


- "Peki abi" demiş İbrahim... Ve Halil gitmiş çuval getirmeye.... O gidince, düşünmüş İbrahim:

- "Abim evli, çocuklu. Daha çok buğday lazım onun evine böyle" demiş ve kendi payından bir miktar atmış onunkine... Az sonra Halil çıkagelmiş.

- "Haydi İbrahim...!" Demiş, "önce sen doldur da taşı ambara."

- "Peki abi...!"

İbrahim, kendi yığınından bir çuval doldurup düşer yola.. O gidince; Halil düşünür bu defa der ki:

- "Çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var. Ama kardeşim bekâr. O daha çalışıp, para biriktirecek. Ev kurup evlenecek." Böyle düşünerek kendi payından atar onunkine birkaç kürek.....

Velhasıl , biri gittiğinde, öbürü, kendi payından atar onunkine. Bu, böyle sürüp gider..... Ama birbirlerinden habersizdirler. Nihayet akşam olur. Karanlık basar. Görürler ki, bitmiyor buğdaylar. Hatta azalmıyor bile....

Hak Teala bu hali çok beğenir. Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki ... Günlerce taşır iki kardeş bitiremezler. Şaşarlar bu işe... Aksine çoğalır buğdayları. Dolar taşar ambarları.

Bugün "Bereket" denilince, bu kardeşler akla gelir. Bu bereketin adı : Halil İbrahim bereketidir...

"ALO" sözcüğü nereden geliyor biliyor musunuz?
Telefonda hemen hemen hergün kimbilir kaç kez kullandıgımız ''Alo'' sözcügü, gerçekte bir sevgilinin kısaltılmış adıdır.
Sevgilinin tam adı Allessandra Lolita Oswaldo'dur.
Bu sevimli genç kız, telefonu icat eden, A. Graham Bell'in sevgilisiydi. Graham Bell telefonu icat edince ilk hattı sevgilisinin evine çekmişti. Atölyesinde telefon çalınca arayanın Allessandra Lolita Oswaldo'dan başkası olamayacagını bildiginden Graham Bell, telefonu açar açmaz ''Allessandra Lolita Oswaldo'' diyordu. Bell, zamanla sevgilisine, adını kısaltarak hitap etmeye başladı ve telefonu her açışında onu ''Ale Lolos'' diye karşıladı.
Çalışmaları uzadıkça Graham Bell, sevgilisinin adını daha da kısalttı ve iki heceli bir ad buldu.
Bu kısa ad ''Alo'' idi. Allessandra Lolita Oswaldo, geliştirip, tüm kente yaymaya çalıştıgı telefondan başka bişey düşünmeyen sevgilisinin bitmek tükenmek bilmeyen deneylerinden rahatsız olmaya başlayınca Graham Bell'i telefonuyla başbaşa bırakıp onu terketti.
Yaşlı Bell, sevgilisinin birgün onu arayacagı umuduyla telefonun başından hiç ayrılmadı. kentte çekilen telefon hatlarının sayısı da giderek artmaya başlamıştı. Graham Bell'i artık başka kişiler de arıyordu.
Fakat o, telefonun her çalışında kendisini sevgilisinin aradıgını sanarak telefonunu ''Alo'' diyerek açıyor ve artık herkes ''Alo'' diyordu.
O günlerde hemen herkes telefonu açtıklarında Alexander Graham Bell'in anısına saygı olarak ''Alo'' demeye başladı.
Bugün tümümüzün kullandıgı ''Alo'' sözcügü işte o günlerden günümüze uzanmaktadır.

"Dingonun Ahırı" sözü nereden geliyor.
Atlı Tramvaylar zamanında, tramvaylar 2 atla çekilirken dik Şişhane yokuşunu çıkabilmek için azapkapı dan
takviye at alarak yokuşu çıkabilirlermiş. Tramvay bu haliyle Taksim e kadar gelir, burada çıkartılan atlar,
bu gün Taksim alanının batı kısmındaki sular idaresi maksemi ile Fransız konsolosluğu arasında bir ahırda
bir süre dinlendirildikten sonra tramvaya bağlanmadan boş olarak Azapkapı ya götürülürlermiş.
Taksim deki bu ahırı Dingo adlı bir rum vatandaş işletirmiş. Gün boyu bir sürü atın girip çıkmasından dolayı
dilimizdeki '' Burası Dingo' nun ahırı mı giren çıkan belli değil '' sözünün buradan geldiği söylenir.

İki Dirhem Bir Çekirdek.
Eski bir deyim, ama hâlâ şık giyinmiş birini gördüğümüzde kullanıyoruz: İki dirhem bir çekirdek!.
Tabirin eski ağırlık ölçüsü dirhem ve çekirdekten söz ettiğine bakıp anlamsızlığına hükmedip 'Ne alaka..' demeyin. Söz esas olarak iltifat.
Şöyle ki; eskiden sıkça kullanılan ağırlık ölçüsü okka 1238 gram geliyordu. Dirhem de okkanın yüzde biri. Kuyumcuların hassas terazilerde kullandığı dirhem ölçüsü dışında dirhemin 20'de 1'i ölçeğini ifade eden ağırlığa da 'çekirdek' deniliyor. İki dirhem ve bir çekirdek ise darphanenin belirlediği Osmanlı altın 1 lirasının ağırlığı. Dolayısıyla bir kişiye 'İki dirhem bir çekirdek olmuş...' demek onun altın lira gibi parladığı manasına geliyor...

Günlerin İsimleri Nereden Geliyor.
Pazar: Farsça bazar (alış veriş için kurulan yer, Pazar)’dan. Pazar’ın kurulduğu gün.
Pazartesi: Pazar’ın ertesi günü
Salı: İbranice salis (üç)’ten, haftanın üçüncü gününe denk gelen gün.
Çarşamba: Farsça cehar-şenbe (dördüncü gün, cehar: dört, şenbe:gün)’den
Perşembe: Farsça penç-şenbe (beşinci gün, penç: beş, şenbe gün)’den
Cuma: Arapça Cem’den Cuma (toplanma, toplantı anlamında) İslam dininin doğuşundan sonra Müslümanların haftada bir toplanıp toplum işlerini görüştüğü, birlikte ibadet ettiği toplanma günü.
Cumartesi: Cuma’nın ertesi günü.
 

İmdat çağrısı S.O.S 'in anlamı nedir?
Çok kişi "Save our Ship" gemimizi kurtar; "Save our Soul" ruhumuzu kurtar; "Stop Other Signals" diğer sinyalleri sözcüklerinin kısaltılmışı sanır. Oysa hiçbiri değildir. Tamamen telgraf zamanından kalma mors alfabesiyle ilgilidir. İmdat çağrısının çok kolay akılda tutulabilmesi için 1908 de üç çizgi, üç nokta, üç çizgi olan S.O.S seçildi.


1 Nisan Şakası Nereden Çıktı.
1564 yılında Fransa kralı IX Charles, yıl başlangıcını Ocak ayının birinci gününe aldı. Daha önce Avrupada yaygın olan yıl başlangıcı Mart 25 idi. O zamanki iletişim şartlarında IX Charles'in bu kararı fazla yayılamadı. Duyanlar ise protesto amacıyla eski adetlerine devam ettiler.1 Nisan'da partiler düzenlediler. Diğerleri ise onları Nisan aptalları olarak
nitelendirdiler.1 Nisan'a bütün aptalların günü adını verdiler. Bu günde diğerlerine sürpriz hediyeler verdiler, yapılmayacak partilere davet ettiler, gerçek olmayan haberler ürettiler. Yıllar sonra Ocak ayının yılın ilk ayı olmasına alışılınca, Fransızlar 1 Nisan gününü kendi kültürlerinin parçası görerek devam ettirdiler. Oradan da bütün dünyaya yayıldı

Cola'nın Faydaları.
TUVALETİ TEMİZLEMEK İÇİN: Bir kutu kolayı klozetin içine dökünüz. Bir saat kadar bekleyiniz ve sifonu çekiniz. Koladaki sitrik asit tuvalet başındaki lekeleri yok edecektir.
KROM TAMPONLARDAKI PAS LEKELERINI YOK ETMEK İÇİN: Tamponu Coca-Cola'ya batırılmış marlboro folyosuyla iyice ovunuz.
AKÜ KUTUP BAŞLARINDA ÇAPAĞI TEMİZLEMEK İÇİN: Bir kutu kolayı kutup başlarına dökün ve çapak yok olsun.
PASLANMIŞ BİR CİVATAYI SÖKMEK İÇİN: Coca-colaya batırılmıs bir bezi birkaç dakika paslı civataya uygulayınız.
ELBISENİZDEKİ YAĞ LEKESİNİ ÇIKARMAK İÇİN: Bir kutu kolayı lekeli giyeceklerin üstüne boşaltın, deterjanı ekleyin ve her zaman yıkadığınız gibi yıkayın. Coca-cola yağ lekelerinin yok olmasına yardim edecektir.
COCA-COLA + PEPSI ARABALARIN ÖN CAMINDAKI LEKELERI YOK EDER.
!!! AYRICA BİZ BU MADDEYİ İÇERİZ !!!

1.) Coca-Cola ve Pepsi'nin ortalama pH değeri 3.4. Bu asitte dişleri ve kemikleri eritmek için yeterlidir.
2.) Pepsi veya Coca-Cola'yi içmeden önce bir düşünün.
3.) Dünyada kimsenin tavsiye edemeyeceği CARBONDİOKSİT içiyorsunuz.
İki yil önce Delhi üniversitesinde "kim daha fazla coca-cola içecek" diye bir yarışma yapıldı. Sekiz litre coca-cola içen kazandı ve herkesin gözü önünde öldü. Neden? Çünkü çok fazla karbondioksit almıştı ve kanında yeterli oksijen yoktu.
Birisi, kırılmış dişini bir şişe pepsinin içine koydu ve diş 10 günde eridi!!! Dişler ve kemikler ölümden sonra en fazla dayanabilen organlarımızdırlar.

Neden 14 Şubat Sevgililer Günü
"Eski Roma'da 14 Şubat bütün Roma halkı için önemli bir gündü. Çünkü bu günde Roma'da, tanrı ve tanrıçalarının kraliçesi olan Juno'ya duyulan saygıdan ötürü tatil yapılırdı. Juno ayrıca Roma halkı tarafından kadınlık ve evlilik tanrıçası olarak da biliniyordu. Bu günü takip eden 15 Şubat gününde ise Lupercalia bayramı başlıyordu.
Bu bayram halkın genç nüfusu için büyük önem taşıyordu. Bunun nedeni ise yaşantıları kesin kurallar ile sınırlandırılmış, bunun doğal sonucu olarak birliktelik yaşama şansı olmayan bu gençler, sadece bu bayram süresince bile olsa birbirlerinin partneri oluyorlardı. Hangi genç bayanın, hangi genç erkek ile bir çift oluşturacağı eski bir gelenek olan ve Lupercalia Bayramı'nın arife günü yapılan bir çekiliş ile belirleniyordu. Romalı genç kızlar isimlerini küçük kağıt parçalarının üzerine yazıp bir kavanoza koyuyorlardı. Genç Romalı erkekler ise kavanozdan bu kağıtları çekerek, üzerinde hangi kızın ismi yazıyorsa o kızla bayram eğlenceleri boyunca beraber oluyorlardı. Bu birliktelikler birbirine aşık olan çiftler için bayram süresinin dışına taşıp genellikle evlilikle sonlanıyordu.

İmparator 2. Claudius, Roma'yı kendi katı kuralları ile zalimce yöneten bir hükümdardı. Onun için en büyük problem ordusunda savaşacak asker bulamamaktı. Ona göre bu durumun tek sebebi Romalı erkeklerin aşklarını ve ailelerini bırakmak istememeleriydi. İşte bu yüzden Roma'daki tüm nişan ve evlilikleri kaldırdı.

Aziz Valentine de, Claudius'un hükümdarlığı zamanında Roma'da yaşayan bir papazdı. Kendisi gibi papaz olan Aziz Marius ile birlikte Claudius'un yasağına rağmen gizlice çiftleri evlendirmeye devam etti. Ancak İmparator bu durumu bir süre sonra öğrendi. Aziz Valentine insanları evlendirmeyi sürdürdüğü için tutuklandı ve yaptıklarının cezası olarak sopa ile dövülerek öldürüldü. Milattan sonra 270 yılının 14 Şubat gününde Hıristiyan şehitliğine gömüldü. O gün bugündür, her yılın 14 Şubat'ı Sevgililer Günü olarak kutlanmaya devam ediyor ve yeryüzünde kadın ve erkek beraber olduğu sürece de kutlanmaya devam edecek gibi."

Milattan sonra ilk yüzyıllardan beri her yıl şubat ayının 14'ünde kutlanan Sevgililer Günü'nün başlangıcı ile ilgili o günden günümüze kadar gelmiş çeşitli efsane ve hikayeler var.

Bazı kaynaklara göre; bu özel günün kutlanma sebebi, Hristiyanlığı seçtiği ve bu inancından vazgeçmediği için öldürülen Romalı Aziz Valentine. 14 Şubat 270 tarihinde ölen Valentine'nin ölüm günü o günden sonra Sevgililer Günü olarak kutlanmaya başlanmış. Efsanenin başka bir yönü ise Aziz Valentine'nin İmparator Claudius hükümdarlığı ile aynı dönemde bir tapınakta papaz olarak hizmet vermesi ile ilgili. Claudius, Valentine'i emirlerine uymadığı ve kendisine başkaldırdığı için tutuklatıp öldürdü. Bu olaydan 226 yıl sonra 496'da Papa Gelasius Aziz Valentine'i onurlandırmak için Şubat 14'ü Aziz Valentine Günü olarak belirledi.

Yıllar geçtikçe yavaş yavaş 14 Şubat, sevgililerin, aşıkların birbirlerine aşk mesajları yolladığı bir gün haline geldi. Bununla pararel olarak Aziz Valentine de bütün sevenlerin koruyucu azizi haline gelip böyle anılmaya başlandı. Sevgililer günü, 1800'lü yıllardan sonra Amerika'da Esther Howland'ın ilk Sevgililer Günü kartını yollamasından bu yana, günümüzde daha çok sayıda insanın kutladığı toplumsal bir olay haline geldi.
DUYURULAR
 

-----KODBUL-----

03 Ekim 2012 Çarşamba Yalova Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü anaç koyun ve keçi desteklemelerinin başladığını açıkladı. Yılda bir kez yapılan anaç koyun ve keçi desteklemelerine başlandı. Bu kapsamda bir açıklama yapan Yalova Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü vatandaşlara desteklemeden nasıl yararlanılacağı hakkında bilgi verdi. Yetiştiricilerin hayvanların kulak numaralarının da yer aldığı liste ile bağlı bulundukları örgüte en geç 15 Ekim 2012 tarihine kadar başvurmalarının istendiği açıklamada, "16/4/2012 tarihli 2012/3106 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve Hayvancılık Desteklemeleri Hakkında Uygulama Esasları Tebliğinde belirtildiği üzere koyun ve keçi yetiştiriciliği yapan, damızlık koyun-keçi yetiştiricileri birliklerine üye, hayvanları Koyun Keçi Kayıt Sistemi (KKKS) ve Koyun-Keçi Bilgi Sistemine (KKBS) kayıtlı yetiştiriciler, anaç hayvan başına yılda bir kez olmak üzere desteklemeden yararlandırılacaktır. Anaç koyun ve keçi desteklemesinden yararlanmak isteyen yetiştiriciler, üyesi bulunduğu örgüte ekinde, hayvanlarının kulak numaraları listesi bulunan dilekçe ile 1/9/2012 – 15/10/2012 tarihleri arasında başvurması ve damızlık koyun ve keçi yetiştiricileri birlikleri, 16/10/2012 ile 30/11/2012 tarihleri arasında il/ilçe müdürlüklerine müracaat etmesi gerekmektedir. Yetiştiricilerin mağdur olmamaları ve desteklemelerden yararlanabilmeleri için birlik üyelerinin başvuruların zamanında yapmaları gerekmektedir" denildi. TC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yeni düzenlemeyle 30 gün prim ödeyen herkes ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler sağlık hizmetlerinden yararlanabilecek. Soru 31: İşsizim ve Hiçbir Yerden Gelirim Yok. Yasa Çıktığında Sağlık Hizmetinden Yararlanabilecek miyim? Primlerimi Kim Ödeyecek? Yeni düzenleme ile; aile içinde kişi başı geliri asgari ücretin üçte birinden (203 YTL’den) az olanların genel sağlık sigortası primleri devlet tarafından karşılanacaktır.Soru 43: Çiftçiyim. Benim Sigortalılığım Nasıl Olacak? Yeni düzenleme ile; tarımsal faaliyette bulunanların, asgari ücretin yarısı üzerinden prim (102 YTL) ödemek suretiyle 30 gün hizmet kazanmaları ve sağlık hizmetlerinden yararlanmaları imkanı getirildi. Soru 11: Yasa İle Öngörülen 65 Yaş Kimler İçin Uygulanacak? Şu an 58 ve 60 olan emeklilik yaş hadleri, 2036 yılından itibaren emeklilik talebinde bulunacaklar için her yıl birer yaş artırılmak suretiyle 2048 yılında 65 yaş olarak uygulanacak.

-----KODBUL-----

HABER TURU
 
TAKVİM
 
Myspace Stuff

MÜZİKLER
 

saat