<>
   
 
  Kurtuluşu

              FINDIKLI KÖYÜNÜN KURTULUŞU 


           Köyümüz ve Bursa bölgesi 20 Eylül 1919 da Yunan işgaline uğramış ( Yunan 3.Kolordusu ve tümenleri ) .10 Eylül 1922 de Kocaeli Grup Komutanı Albay DELİ HALİT (PAŞA) komutasındaki birlikler tarafından kurtarılmıştır


           
Köyümüzün çeşitli yerlerinde Yunan işgalinden kalma mevziler vardır.Bu mevziler,Yunan birlikleri tarafından esir alınan Orhangazi ve Köylerinden topladığı insanlara yaptırılmıştır.Bundan 25-30 yıl önce Heceler Köyünden yaşlı bir vatandaşımız bizim köyden birisiyle karşılaşınca şöyle söylemiştir << papaz uçlu tepesini göstererek ben orada aylarca çalıştım,Yunan askeri bizi toplayıp orada istihkam yaptırdı.o mevzileri biz yaptık günde bir dilim ekmek verirlerdi >> demiştir.

            Köyümüzün her tarafında Yunan işgaline ait mevziler ve o zamanlardan kalma fişek ve bombalar hala bulunmaktadır.Papaz uçlu tepesindeki taştan yapılan mevziler uydu fotoğrafında da görünmektedir ( Google earth dünya ).

           Yapılan mevzilerin yerleri şuralardadır.Kule Tepe,Koca sivri Tepe,İnsan Tepe,Çoban çeşme Tepesi,Kuşaklı Tepe,Papaz uçlu Tepesi, Harata Tepe,Köy Mezarlığında,Çukurda,Tepede ve daha birçok yerde taştan ve kazılarak yapılmış mevziler hala o karanlık ve acılarla dolu günlerin izlerini taşımaktadır. 
       Köyümüzde Yunan  işgalinin başlamasıyla eşeğini,köpeğini,ineğini,tavuğunu alan can havliyle Koca kiraz Bostanlık üzerinden Beşpınar’lara,oradan da Karanlık dereyi geçerek Güney Köyü ile Kurtköy arasından dolaşıp Yeniköy Tepelerinin arkalarında saklanmışlardır.Bir kış geçtikten sonra köye geri dönmüşlerdir. 

         Köyümüz ve çevresi 2 yıl 2 ay 20 gün Yunan işgalinde kalmıştır.26 Ağustos 1922 de başlayan Büyük Taarruzda DELİ HALİT PAŞA düşmanın kuzey grubuna Orhangazi,Gemlik,Mudanya,Bandırma istikametinde saldırılar yaparak düşman kuvvetlerini tutsak alarak kaçış düzenlerini bozmuştur.

         30 Ağustos 1922 de Büyük Zaferin kazanılmasının ardından Yunan birliklerinin geri püskürtülmesi ile gelişen bir tablo içinde yer aldı.Sakarya-Kocaeli hattında bir savunma çizgisi oluşturan Kocaeli Grup Komutanlığı birlikleri 2. Piyade Alayı, 40. Piyade Alayı, 41. Piyade Alayı, 43. Piyade Alayı, 33. Süvari Alayı ve 1. İstihkâm Taburu ile bulundukları yerden batıya doğru ilerleyerek kaçan düşman birliklerini kovalarlar.  

      4 Eylül 1922 de Keramet-Üreğil-Yeniköy-Ortaköy-Cihanköy hattında ilerleyen birlikler 7-8 Eylül günlerini Hamzalı-Fındıklı köyleri çevresindeki mevzilerinde geçirirler.Yalova bağımsız Bölüğü ile birleşen HALİT PAŞA komutasındaki birlikler 10 Eylül sabahı Fındıklı köyü çevresinde iki kola ayrılarak saldırıya geçerler.Bir kol güneye ilerleyerek Orhangazi’ye ilerler,buradaki düşman birlikleri Çeltikçi-Gedelek-Karsak-Muratoba hattı yönünde geri çekildikleri için bu birlikleri kovalar,ikinci kol ise batıya ilerleyerek Soğucak Tepe üzerinden Gemlik yönüne ilerler. 

       Köyümüzde Yunan işgali esnasında ölen olmamıştır.Çok zorluklar çekilmiş,yalınayak aç susuz aylarca başka yerlerde kalmışlardır.Köyün yakılışını Yeniköy Tepelerinden görmüşlerdir.Köye döndüklerinde heryer yakılıp yıkılmış olarak bulmuşlar hatta şimdiki pınarın olduğu yer ot çalılarla kapandığı köyümüzün yaşlıları tarafından söylenmiştir.

       Kocakiraz’da bir şehit mezarı vardır.Söylendiğine göre çeşmeden su içerken vurulmuş ve orda gömülmüştür.Künyesinde Düzce’li İskenderoğlu……… .Papazuçlu’daki mevzilerde 5-6 şehidimizin mevzilere gömüldüğü Kastambullu dede tarafından sağken bizlere söylenmiştir. 

     Halit Karsıalan (1883 - 1925)- DELİ HALİT PAŞA
 

       1883 yılında İstanbul'da doğdu. Harbiye'yi bitirdi (1903) ve Yemen'e gitti (1908). Bundan sonraki bütün hayatı cephelerde geçmiştir. Mondros'tan sonra Kazım (Karabekir) Paşa ile 15. Kolordu komutanlığına gelerek İslam Tümeni'nden kalan kuvvetlerin bir savunma çekirdeği haline getirilmesini sağladı. Milli mücadele dönemi başında Erzurum Kongresi'nde Trabzon delegelerinin Mustafa Kemal'e karşı çıkmalarını, aldığı yıldırma tedbirleriyle önledi. 

       Kurtuluş Savaşı'nda Kocaeli Grubu'na komuta etti ve bu sırada ataklığı yüzünden Deli Halit Paşa unvanını aldı. İkinci Büyük Millet Meclisi'ne Ardahan milletvekili olarak katıldı. Bu dönemde Paşalar Meselesi yüzünden Meclis'te sert tartışmalar yaptı; malul gazilerle ilgili bir önergeye imza toplamak için Ali Çetinkaya ile tartışırken kimin attığı bilinmeyen kurşunlarla Meclis koridorunda vuruldu ve öldü (1925). 

       Yemen'den Trablusgarp'a, Ardahan'dan Sakarya'ya kadar savaşıp 9 kez yaralanmıştı. Başında Sakarya hatırası kurşunu hayat boyu taşımış, düşmanın öldüremediği bu kumandanı bizim kurşunumuz Meclis'te öldürmüştü. Bedeninde 9 düşman kurşunu taşıyan "Deli" ölmemiş ölmemiş de, onuncu Türk kurşunu ile can vermiştir. 

       Kocaeli’nden Kars’a, Artvin’den Gümüşhane’ye, Erzurum’dan İzmir’e, Tunceli’den İstanbul’a, Yemen’den Trablusgarp’a koşuşturmuş bir komutandı Halit Paşa… Yiğit askerlere karşı baba gibi şefkatli bir insandı . 

       Düşmanlarını sağ tarafında taşıdığı “Namuslu” diye adlandırdığı tabancasıyla, cepheden kaçan askerleri ise sol tarafında taşıdığı “Namussuz” diye adlandırdığı tabancasıyla vurabilecek kadar kararlı bir askerdi Halit Paşa… 

       Cephede düşmanla savaşırken askerlerine “Oğlum vatan bizimdir, kaçan haindir…” diye haykıran cesur bir yürekti Halit Paşa
 
       Düzenli ordunun kurulmasıyla ile birlikte uzun bir süre grup komutanlığı yapmış,büyük taarruz dahil tüm savaşlara katılmış ve önemli işler yapmıştır.sakarya savaşı esnasında grubu savaşırken,tüm grubu görecek bir şekilde bir kayaya oturmuş,kucağına da iki tabancayı koymuştur.bunun anlamı geri dönen olursa anında vuracağıdır.gerçekten de yunan taaruzu sırasında savaş alanından kaçan bazı askerleri tek tek eliyle vurmuştur.bunu gören ve kaçmaya çalışan diğer askerler hemen siperlere geri dönmüştür.gene aynı şekilde emirlerini yerine getirmeyen bir subayına çok sinirlenip üzerine ateş etmiştir.neyse ki subay kıvraklığıyla deli halit'in kurşunlarından kurtulmuş ve hemen oracıkta cepheyi terkedip kaçmıştır.emirlerine aykırı davrananları,milli mücadelenin ruhuna ters düşecek harekette bulunanları öldüreceğini her fırsatta da dile getirmiştir.

       Büyük taaruz'da kocaeli grubunun komutanı olarak yunan 11.tümeni ile çarpışmış ve bu yunan tümeninin komutanı dahil herkesi esir almıştır.sakallı nurettin paşanın yaptığı gibi hainleri linç edilmesi için halka vermemiş;aksine tüm esir subay ve askerleri linç edilmemesi için koruyup kollamış,savaş kanunlarına her zaman uymuştur. kurtuluş savaşı komutanlarındandır. deli halit diye de bilinir. gözükara bir komutan olduğundan bu şekilde anılmıştır. !? 

       Tuttuğu cephede geri çekilme ve firârın en az olduğu türk komutandır. yunanlılara göre techizat olarak zayıf kalan mehmetçiğin yunan ordusuna hücum etmesinin önemli bir nedenidir. binlerce yunanlıya karşı süngüyle hücum etmek, elinde tabancasıyla geride bekleyen deli halit ile karşılaşmaktan daha yeğ olacak ki, tuttuğu kocaeli cephesi sakarya savaşının en civcivli anlarında bile bir adım geriye gitmemiştir. "Yaralanmakla bir şey olmaz, git şehit ol" diyen bir ananın oğluydu.
 
       Ardahan’ın ilk mebusu olan ve Kars’a Türk bayrağını dikip sonrada "KARSIALAN" soyadını alıp ve böyle anılan, Kocaeli gurup komutanı iken Yunan tümen komutanını mahiyeti ile birlikte esir alan koca yiğit, yine Deli Halit Paşa’dan başkası değildi. 

                   
BİZİM DELİ HALİT’İN İŞİ” 

       Kurtuluş Savaşı’nı, Atatürk’ün Samsun’a çıkışından önce Erzurum’da başlatan 15. Kolordu Kumandanı Kazım Karabekir’in aklına ilk Halit Bey’in ismi geldi. Ardahan’ı yeniden kurtarmak, yine Halit Bey’e nasip oldu. Artık Miralay (albay) olan Halit Bey, Kurtuluş Savaşı’nın en kritik döneminde Mustafa Kemal’in talebi üzerine Kocaeli Grubu kumandanlığına tayin edildi. 

       Sakarya savaşının en kanlı günlerinde neferleriyle birlikte cephenin en önünde savaşan Albay Halit, başından ve kolundan yaralandı. İyileşip yeniden birliklerine komuta etti. Başkumandan Mustafa Kemal, en kritik görevlerden birini Albay Halit’e verdi. Düşmanın Gemlik, Mudanya, Bandırma sahil şeridinden kaçmasını engellemek amacıyla çevirme görevini üstlendi. 

      Albay Halit kumandasındaki birlikler, Gemlik’ten başlayarak Bandırma’ya kadar olan sahil şeridinde düşmana tek kaçış noktası bırakmadı.
 
       Düşmana bir tek Kemalpaşa-İzmir bandının açık kaldığını Fahrettin Paşa’dan öğrenen Mustafa Kemal Paşa, gururla gülerek, “Bu mutlaka bizim Deli Halit’in işidir” demiştir. Zaferin ardından Albay Halit, gösterdiği bu üstün başarılar nedeniyle Paşa rütbesine yükseltildi. Halit Paşa, Mirliva (tümgeneral) olduğunda henüz 39 yaşında idi. 

       Halit Paşa, muharebe meydanlarında ikisi ağır olmak üzere 9 kez yaralandı. Sakarya muharebesinde beyninin yanına saplanan kurşunu hayatı boyunca taşıdı.
Dokuz kurşunla muharebe meydanlarında yaralanan ve ölmeyen DELİ HALİT PAŞA onuncu Türk kurşunuyla 1925 yılında ölmüştür. 








      KURTULUŞ SAVAŞI YILLARI
A.KERİM KOCAMAN'IN AĞZINDAN

     Yunan geliyor diye köye haber geldi.Bütün köy kuyupınarlara kaçtık,Hasan çavuşların iki çocuğu eşek yüzünden biribirlerine tüfek çektiler.Biri bir kayının arkasına diğeri başka ağacın arkasına geçip birbirlerine ateş ettiler,insanlar zor ayırdılar.Güney köyüne gittik,Hacıümmet'in 800 sığırı var hayvanlar bağrışıyor,sesleri Yunanlılar duymasın diye sugören Karakolunun orada hayvanları bırakıp yola devam ettik.
       Kılıçköy'e gittik,bir hafta kadar kaldık.Bu köy gavur köyü olduğu için ev yıkarken bir kişi evin altında kalıp öldü.Dalların akrabası oluyor,oradan mekik köyüne gittik,Mekik köy Yenişehir'in köyüdür.
     Mekik köylüler kastambullu Mustafa dedeyi öldürmeye kalktılar,Yunanla işbirliğiyaptı diye.Kastambullu dede Yoğurtdere'ye doğru kaçtı.Bizde öküz arabasını yükleyip Bayırköye geldik bir gece yattık sonra Aşağı Gürle köyüne geldik,burada bir yıl kaldık sonra köye döndük. 


         

 

DUYURULAR
 

-----KODBUL-----

03 Ekim 2012 Çarşamba Yalova Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü anaç koyun ve keçi desteklemelerinin başladığını açıkladı. Yılda bir kez yapılan anaç koyun ve keçi desteklemelerine başlandı. Bu kapsamda bir açıklama yapan Yalova Gıda, Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü vatandaşlara desteklemeden nasıl yararlanılacağı hakkında bilgi verdi. Yetiştiricilerin hayvanların kulak numaralarının da yer aldığı liste ile bağlı bulundukları örgüte en geç 15 Ekim 2012 tarihine kadar başvurmalarının istendiği açıklamada, "16/4/2012 tarihli 2012/3106 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ve Hayvancılık Desteklemeleri Hakkında Uygulama Esasları Tebliğinde belirtildiği üzere koyun ve keçi yetiştiriciliği yapan, damızlık koyun-keçi yetiştiricileri birliklerine üye, hayvanları Koyun Keçi Kayıt Sistemi (KKKS) ve Koyun-Keçi Bilgi Sistemine (KKBS) kayıtlı yetiştiriciler, anaç hayvan başına yılda bir kez olmak üzere desteklemeden yararlandırılacaktır. Anaç koyun ve keçi desteklemesinden yararlanmak isteyen yetiştiriciler, üyesi bulunduğu örgüte ekinde, hayvanlarının kulak numaraları listesi bulunan dilekçe ile 1/9/2012 – 15/10/2012 tarihleri arasında başvurması ve damızlık koyun ve keçi yetiştiricileri birlikleri, 16/10/2012 ile 30/11/2012 tarihleri arasında il/ilçe müdürlüklerine müracaat etmesi gerekmektedir. Yetiştiricilerin mağdur olmamaları ve desteklemelerden yararlanabilmeleri için birlik üyelerinin başvuruların zamanında yapmaları gerekmektedir" denildi. TC Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı yeni düzenlemeyle 30 gün prim ödeyen herkes ve bakmakla yükümlü oldukları kişiler sağlık hizmetlerinden yararlanabilecek. Soru 31: İşsizim ve Hiçbir Yerden Gelirim Yok. Yasa Çıktığında Sağlık Hizmetinden Yararlanabilecek miyim? Primlerimi Kim Ödeyecek? Yeni düzenleme ile; aile içinde kişi başı geliri asgari ücretin üçte birinden (203 YTL’den) az olanların genel sağlık sigortası primleri devlet tarafından karşılanacaktır.Soru 43: Çiftçiyim. Benim Sigortalılığım Nasıl Olacak? Yeni düzenleme ile; tarımsal faaliyette bulunanların, asgari ücretin yarısı üzerinden prim (102 YTL) ödemek suretiyle 30 gün hizmet kazanmaları ve sağlık hizmetlerinden yararlanmaları imkanı getirildi. Soru 11: Yasa İle Öngörülen 65 Yaş Kimler İçin Uygulanacak? Şu an 58 ve 60 olan emeklilik yaş hadleri, 2036 yılından itibaren emeklilik talebinde bulunacaklar için her yıl birer yaş artırılmak suretiyle 2048 yılında 65 yaş olarak uygulanacak.

-----KODBUL-----

HABER TURU
 
TAKVİM
 
Myspace Stuff

MÜZİKLER
 

saat